Adet Düzensizliğine Ne İyi Gelir?

Adet Düzensizliği Nedir?

Üreme dönemine giren kadınlarda ortalama 28 günde bir olarak tekrarlanan adet döneminin normalinden erken ya da daha geç oluşması durumu adet düzensizliği demektir.

İlk adet döneminden ya da menopoz başlangıcından itibaren düzensizliğin görülmesi, vücudun bu değişime ayak uydurması noktasında normal olarak kabul edilmektedir. Düzenli adet dönemlerinde, adet süresi yaklaşık olarak bir hafta kadar sürmektedir.

Adet döngüsünün 21 günde 1 den daha kısa olması ya da 35 günde 1 den daha uzun sürelerde gerçekleşmesi de sık ya da seyrek adet dönemleri olarak adlandırılır. Bu yazımızda adet düzensizliğine ne iyi gelir? konusunu anlatmaya çalılacağım.

Eğer bir rahim ağzı kanseri riski öngörülmüşse smear testi de uygulanabilir. Hormonal ve üreme sistemi ile alakalı bütün olarak kontrol yapılarak adet döngüsünün düzensizliği hakkında fikir sahibi olunur.

Sağlıklı bir adet döngüsü için bütün vücuttaki hormonal ve fiziksel yapılar doğru şekilde çalışıyor olmalıdır. Neden tespiti yapıldıktan sonra uygun tedavilere geçilebilir. Erken adet görme sayfamızıda incelyebilirsiniz.

Adet Düzensizliği Neden Olur?

Adet düzenininde etkili olan bozuklukları aşağıdaki gibi sıralayabiliriz;

• Oligomenore: Birbirini takip edilen 2 adet döngüsü arasında 35 günden fazla süre geçmesi yani adetin seyrek olarak gerçekleşmesi
• Metroraji: Adet düzeninin dışında görülen, ara kanamalar şeklinde olan adet kanamalarıdır. Normal süre olarak görülen süre ortalama 28 gün ve yaklaşık 1 haftalık olan kanamalardır.
• Polimenore: Birbirini takip eden 2 adet döngüsü arasında 21 günden daha az sürenin olması. Yani kişinin daha sık adet görmesi durumudur. Bu durum bazı hastalıklar için de belirti olabilmektedi. Örneğin polip olması ya da miyom olması durumlarında da polimenore görülebilmektedir.
• Menoraji: Tıbbi olarak adet kanamalarının normal süreden fazla ya da daha uzun olduğu durumlar için kullanılan bir tanımlamadır. Beklenenin üzerine kanamanın olduğu bu durumlar kişide kansızlığa neden olabildiği gibi, bu durum bazı hastalıkların da habercisi olabilir.
• Hipomenore: Adet kanamasının az olması olarak tanımlanan hipomenorede oldukça az miktarda kanama gerçekleşmekte ve bu durum normalde ortalama 50 ml olan kanama miktarının 30 ml den az olmasıdır. Bu durum menopoza yaklaşıldığının işareti olabilmektedir.
• Hipermenore: Adet kanaması miktarının artması ya da normalden fazla sürmesi durumudur. Bu durumda miyom ya da rahimde kasılmayı sağlayan kasların işlevlerinin bozulmasına işaret edebilir. Aşırı kanamalı adet görülmesi durumu pıhtılaşma ya da enfeksiyon nedeni ile de oluşabilir.
• Menometroraji: Düzensiz olarak gerçekleşen ve hem uzun, hem de fazla gelen adet kanamalarıdır. Bu durumlarda neden tespit edilerek hastalığın seyrine göre tedavi uygulanmaktadır.

Adet Düzensizliğine Ne iyi Gelir?

Adet düzensizliğinde en önemli nokta sorunun kaynağının tespit edilerek bu sorunlara özel çözüm uygulanmasıdır. Rahimde oluşan bir kistin bu duruma neden olduğu tespiti yapılırsa bu kistlerin alınması yoluna gidilebilir. Rahim veya yumurtalık içerisinde kist, miyom ya da polip tespit edilirse bunların cerrahi olarak alınması da adet düzenini olumlu yönde etkiler.

Adet düzensizliği için, yapılan kan testlerinde hormonal bir bozukluk bulunuyorsa, bu sorunu ortadan kaldıracak hormon dengesini sağlayıcı ilaçlar ile tedavi sağlanabilir. Ayrıca bazı bitki çayları adet düzensizliğine iyi gelir.

Adet Düzensizliği Tedavisi

Her kadının adet düzenini sıkı takip etmesi ve bu sürelerin uzaması, kısalması veya adet kanının miktarının çokluğu ya da azlığını bilmesi önemlidir. İlk regl olunduğundan itibaren bu düzenin sıkı takip edilmesi, tanının erken yapılabilmesi ve çözümün uygulanması açısından önem arz eder.

Yapılan bütün jinekolojik, fizyolojik ve hormonal testlerden sonra uygun adet düzensizliği tedavisi işlemine geçilerek sorunun ana kaynağı kurutulmalıdır. Gerekli durumlarda cerrahi olarak ya da ilaç tedavisine başlanarak bu sorunlar büyük oranda tedavi edilebilmektedir.